Fil; etinden, derisinden ve dişlerinden faydalanılması açısından fıkha konu olmuş ve fakihler bu hususta çeşitli görüşler ileri sürmüşlerdir.
Hanefî, Şâfiî ve Hanbelî mezheplerine göre filin etinin yenmesi haramdır.
Bu görüşte olan fakihler Hz. Peygamber’in, "Azı dişi olan yırtıcı hayvanların etinin yenilmesini yasaklayan" hadisinden (Müslim, Sayd, 12; İbn Mâce, Sayd, 13) hareket etmiş olmakla birlikte Hanefî ve Şâfiî fakihleri filin yırtıcı hayvan olma özelliğini, Hanbelîler ise azı dişinin bulunması özelliğini söz konusu hükmün gerekçesi saymışlardır.
Ayrıca Ahmed b. Hanbel filin Müslümanların yiyeceklerinden olmadığını ifade etmiş, bazı Hanbelî fakihleri de onu pis şeylerin haram kılındığını bildiren ayetin (A’râf 7/157) kapsamında görmüştür.
Malikî mezhebinde ise ölü hayvan eti, akıtılmış kan, domuz eti ve Allah’tan başkası adına kesilen hayvanın dışındaki yiyecek gruplarının kural olarak haram kılınmadığını bildiren ayetin (Enam 6/145) ifade tarzından ve işaretinden hareketle yırtıcı hayvanların, bu arada filin etinin yenmesinin esasen haram olmadığı, anılan hadisteki yasağın kerahete hamledilebileceği ve bundan dolayı fil etinin yenmesinin mekruh olduğu görüşü hakimdir.
Bununla birlikte Malikîler’de ikinci bir görüş de yırtıcı hayvanların etinin ve bu arada fil etinin de haram olduğu yönündedir.
Bu konuda, Şa‘bî ve Eşheb el-Kaysî gibi yaşadıkları dönemin önde gelen fakihleri tarafından farklı bir görüş daha ileri sürülmüştür.
Buna göre fil eti yemenin caiz görülmeyişinin asıl sebebi usulüne uygun olarak kesilmesinin mümkün olmamasıdır. Şu halde kesilebildiği takdirde etinin yenilmesi caizdir. Zahirî mezhebinin görüşü de bu yöndedir.
Filin derisinden yararlanmaya gelince, bunun hükmü filin canlı iken kesilmesiyle ölü bulunması durumlarına, derinin tabaklanıp tabaklanmamasına, hatta derinin kullanım amacına göre değiştiği gibi fakihlere ve fıkıh mezheplerine göre de değişiklik arz etmektedir.
Meselâ aralarında Hanefîler’in de bulunduğu bir grup fakihe göre filin derisi, canlı iken kesilmesi halinde tabaklanmadan, ölü bulunması halinde tabaklanarak kullanılabilir.
Şafiîler’e göre her iki halde de derinin tabaklanması gerekirken, Malikî ve Hanbelî fakihlerine göre ölü filin derisi tabaklandığında da tam temizlenmiş sayılmayıp sınırlı bir kullanım alanı vardır.
Fildişi de Hanefî mezhebine göre dinen temiz ve kullanılması helâldir. Şâfiî, Hanbelî ve Mâlikî mezheplerine göre ise temiz sayılmaz.
Ancak İmam Mâlik filin boğazlanması halinde dişinin temiz olacağını kaydeder.
Tâbiin ulemasından Atâ b. Ebû Rebâh, Tâvûs ve Hasan-ı Basrî gibi âlimler fildişinin kullanılmasını mekruh görürken Muhammed b. Şîrîn, İbn Cüreyc ve başkaları câiz kabul etmişlerdir.
KAYNAK: sorularlaislamiyet.com/fil-eti-neden-haramdir-kuranda-veya-hadislerde-acikca-belli-edilmis-midir
0 Yorum:
Yorum Gönder